Geçenlerde Ege Kayacan'ın bloguna göz gez arpacık yaparken zuzaylılarla ilgili yazısına comment ekliyim dedim.. sonra vazgeçtim:) işte burda yazıyorum ben de:
Neyse diyelim ki zuzaylılar var ve arada sırada Dünya'ya da geliyolar gerçekten. Ege bey'in de dediği gibi neden hepsi insanımsı bir formatta? ve neden gelin alayı gibi yanardönerli uçan daireler??
Evren gerçekten sonsuz olmasa da Dünya üzerinde metrekare başına düşen insan sayısı şu kadarken, Dünya'daki koşullarla kıyaslandığında belki de bir tane fazladan dimension'ı bile olabilen uzayda neden bi tek biz olalım? Şahsi fikrim çoğu zaman kapasitesinin sınırlılığını ispat eden insanoğlunun uzayın yegane sakini olması belki de haksızlık.

Benim aklıma takılan esas konu ise, mısır tarlaları üzerindeki sanatsal çalışmaları. Kendi yaşadıkları yerden kalkıp da Dünya'ya gelebildiklerine göre zekaları bizimkinden biraz daha parlak diye kabul ediyorum. O zaman neden kimsenin anlamadığı bir mesaj bıraksınlar ki?? Demek ki herhangi bir mesaj kaygıları da yok, anlaşılma kaygıları da. Sanat için sanat değildir de nedir bu?
5 yorum:
"Dünya'daki koşullarla kıyaslandığında belki de bir tane fazladan dimension'ı bile olabilen uzay"
?
ne demek istedin sirma?
yani dünyada hepimiz bu yeryüzü üzerinde yaşıyoruz daha havada gezebilen bi yeknoloji mevcut değil bünyemizde.
uzayda ise üç boyutun hakkını veriyosun.
onu bırak bi de kara delikler, geçitler ohoo o.
o sanatın daha kralını insanlar da yapıyor, istersen kendi arazine de yaptır bi tane
http://www.circlemakers.org/
uzayli diyince sen gercekten de uzay boslugunda yasaya birsey anliyorsun oyle mi?
everything something happens what can I do?
Yorum Gönder